EFENDİ İLE UŞAĞI-TOLSTOY

EFENDİ İLE UŞAĞI Vasili Andreyiç Brehunov oldukça varlıklı ama yine de sürekli para hesabını yapan, hep daha fazla kazanmak için tasarılar yapan kendisinden daha varlıkları bulunan kimselere öykünen biridir. Bunun doğal sonucu olarak da cimri, kölelerinden dahi maaş eksilten ve her şeye kar-zarar gözüyle bakan biridir. Vasili’nin Nikita adında bir kölesi vardır. Bu köle efendisinin kendisinden para eksilttiğini ve para hesabında kendi aleyhine sürekli eksiltmeler yaptığını bilir ancak yine de kendisi efendisine son derece bağlı, onu seven ve ona sadık olan biridir. Nikita, sarhoş olduğunda etrafına zarar veren biridir ki günün birinde sarhoş olup bununda etkisiyle karısının tüm çeyiz sandığını paramparça eder. Böylece kadın onu eve almaz ve fıçıcının biriyle yaşamaya devam eder. Adamın 1-2 çocuğu da vardır. Ve kölelikten edindiği tüm gelir bu kadına gitmektedir. Günün birinde başka bir köyden ucuza koruluk satın alabileceğini hesap eden Vasili kar-kış olmasına rağmen o köye gitmek ister. Kendisi yalnız gitmek istemektedir. Ama yanında parası da bulunduğundan onun karısı yanında köleleri Nikitayı da götürmesini ister. Vasili bu durumdan hoşlanmaz ama köle efendisiyle gideceği için sevinmiştir. Beraber yola çıkarlar. Ama kar fırtınası öyle bastırmıştır ki onlar yollarını kaybeder de iki sefer üst üste başka bir köye gelirler. İkinci gelişlerinde Vasili tanıdığı bir eve konuk olur orada ısınırlar. Her ne kadar ev sahipleri bu fırtınada bir yere gidilemeyeceğini söylese de Vasili kazanmayı umut ettiği parayı kaybetme korkusu ve para kazanma heyecanıyla hemen gitmek ister. Tekrar yola düşerler ancak bu sefer yolu kaybettikleri gibi at ve kızağın içinden çıkamayacağı sığ bir tümseğe düşerler. Bunun üzerine Nikita geceyi orada geçirmeleri gerektiğini söylerler. Ancak kar çok yoğun yağar ve orada kalmak büyük tehlikedir ama ellerinden gelen bir şey yoktur. Orada kalmaya karar verirler. Bu arada korkup ne yapacağını bilemeyen Vasili saatlerin de ilerlemesiyle daha da endişelenir. Adam, Gitmiş oldukları köydeki insanların ısrarlarına rağmen orada kalmayışa pişman olur. İlerleyen saatlerde ölüm korkusunun da kendisine yayılmasıyla tüm hayatı gözü önüne gelir ve o kadar para kazanmanın anlamsızlığını anlar ve hayatını anlamsız bir şekilde geçirmiş olduğunu düşünür. Derken gece yarısı artık daha fazla dayanamayacağını anlayan adam atı kızak koşumlarından çıkararak ve uşağını da ölüme terk ederek oradan kaçar ve uşağı kendisine seslenmesine rağmen kendi hayatının daha değerli olup onunkinin değerinin olmadığını söyleyerek oradan uzaklaşır. Ama adam yolu bir türlü bulamaz ve yine kaybolur bu arada at çok yorulmuştur ve onu üstünden atarak kaçar. Adam tek çıkar yolun atın takip edilmesi olarak görür ama atın onu getirdiği yer kızağın ve uşağın bulunduğu yerdir. Bu arada büyük bir ruhsal değişim geçiren adam uşağın olduğu bölümdeki bütün karları temizler. Onun üzerine yatıp onu vücuduyla ısıtır ve kendi gövdesini kızağın dışa açılan tarafında bir siper yapar. Ve kendisi orada donmaktan ölür. Sonraki günler, daha önce kızağın okunun başına geçirilen şalın sarsıntısıyla fark edilen, uşak ve efendi bulunur. Efendi ölmüştür. At da donmuştur. Nikita başta ölü zannedilir ancak o donmaktan hareket edemeyecek hale gelmiştir. 2 ay hastanede kalıp donan 3 parmağında kesilmesinden sonra hayata döner. Tekrar ırgatlık yapar, yaşlanınca bekçi olur ve en sonun da o da ölür.