Gâh eserim yeller gibi Gâh tozarım yollar gibi Gâh akarım seller gibi Gel gör beni aşk neyledi.
Gelde söyle yüreğime elde kalan avuçlarımda gözyaşım … daha gençti zaman kırmadan düşlerimi yaşıım…. hangi sözden bıkar gibi bu hüzün çok değil ağlamadan önce gülüşüm kayıp olalı yüzümden
Bir bilet istiyorum sadece gidiş olsun..
Unutmayın fazla fedakarlık,fazla vefasızlık getirir.
Seni sevdim diye kızdıysan sen de beni sevde intikam al.
Mutsuzluğa mı alışmışız, eksikliğe mi yoksa? Cemal Süreyya
Tükenmez diye aldığım her kalem bil ki tükendi. Sanırım ayrılık ve mutsuzluğu yazmam onunda hoşuna gitmedi..
Yalanlar içinde Mutsuz Yaşıyorum peki yarınlarda Nasıl yaşayacağım hayal edemiyorum!
Zamanla anlıyor insan; Sevdiklerinle geçen her gün bayramdır. Küsken barışmak, ayrıyken kavuşmak, suskunken konuşmak bayramdır.
“Açık konuşacağım” dediğimde bile, Karşımdakinin kalbi kırılmasın diye bazı sözlerimi yutan bir insanım. Bu yüzden mutsuzum.
Kimseye göstermem üzüntümü. Gündüz gülerim, geceleri yalnız ağlarım.
Gönlüm ne dertlidir, ne de bahtiyar; Ne kendisine yar, ne kimseye yar, Bir rüya uğrunda ben diyar diyar, Gölgemin peşinden yürür giderim.
Mutsuzluk büyük bir merceğe benzer, hatalarımızı olduğundan büyük gösterir.
“Neden mutsuzsun?” dedi. “Mutsuz değil, beceriksizim” dedim. Sizin gibi, mutlu olduğumu sanmayı beceremiyorum. Hepsi bu!
Güvenmemem gerektiğini unuttum çoğu zaman. Bundandır mutsuzluğumun sebebi.
Gördükçe göresim. Görmedikçe ölesim geliyor. Dinsizin hakkından imansız gelir de, sensizliğin hakkından kim gelecek?
Balkona çıkıp artık gökyüzüne bakmak yerine o yükseklikten yere uzun uzun baktığında anlayacaksın hiçbir şeyin yolunda olmadığını.
Kimseye göstermem üzüntümü. Gündüz gülerim, geceleri yalnız ağlarım.
Mutsuzluk aniden gelmez onu hazırlayan nedenler vardır.
Umut; insanın vazgeçemediği illüzyon. Aynı anda en büyük güç ve en büyük zayıflık kaynağınız.
Oluruna bıraktım seni, olmazların bende kaldı
Denetimli serbestlik yemiş hayellerimiz var. Ne zaman mutluluğu yakalasak, takibe alınıyoruz..
Sen gülümse bitanem. Yüzünün sadakası bana yeter. Bir ömür bitmez sana fakirliğim..
Ağzımda ki kuşu da artık sonsuzluğa salıyorum. Ve saçların sevgilim, saçların hâlâ rüzgara emanet.
Biraz daha ‘sensiz’ olabilirmisin lütfen. Yokluğunun gürültüsünden uyuyamıyorum..
Biz ne zaman mutluluğa uzansak, ya boyumuz yetmedi, ya da yolumuz.
Sen, adı anılmaz olan an’sızı’n. Gelip-giden bir kıyametin sûr’a üfleniş biçimisin. Öl-diril hadi şimdi gönlündeki sûr’a. Üfle içimdekiler kıyameti yaşasın..
Sadece yakılan sigaralarımı gördünüz, yıkılan umutlarımı değil..
Mutlumu Olmalıyım Ben varya en son Nezaman Mutlu olduğumu hatırlamıyorum..
Mutluluk nedir? diye sor bir kediye, ciğer mi der sence? Mutluluk sıcacık bir kucakta sevilmektir diyecektir bence. Mutluluk nedir? diye sor bir köre, görmek midir der sence? Mutluluk her rengi hissedebilmektir diyecektir bence. Mutluluk nedir? diye sor bir dilenciye, çuval dolusu para mı der sence? Mutluluk sıcacık bir evde eksiksiz huzurla yaşamaktır diyecektir bence. Mutluluk nedir? diye sor bir sevene, onunla olmak mıdır der sence? Hayır! Mutluluk, onun mutlu olduğunu bilmektir diyecektir bence.