İVAN İLYİÇİN ÖLÜMÜ
Öykü İvan İlyiç adında bir yargıcın ölümü üzerine onun iş arkadaşları olan yargıçların kendi aralarındaki sohbetiyle başlar. Adamın ölümünü duyan arkadaşları kendi aralarında onun boşalan koltuğundan dolayı rütbe değiştireceğinden, kimisi bu vasıtayla daha yüksek bir konuma geleceğinden kimisi de bu vesileyle değişecek koltuklarından boşalacak yere kendi akrabalarından birini getirme düşüncesiyle sevinmiştir. Bunlardan İvan İlyiç’in yakın arkadaşlarından Piyotr İvanoviç adamın evine gider. Cenazeyi görür. Bu arada adamın karısını Praskovya Fiyodorovna’yı görür. Kadın henüz adamın cenazesi kaldırılmamışken gelen arkadaşına dul maaşını nasıl alabileceğini söyler. Çünkü bu kadın para hırsıyla dolu bir kadındır. Öykünün devam eden bölümlerinde İvan İlyiç’İn ölmeden önceki hayatı anlatılır. İvan İlyiç dört çocuklu bir ailenin ikinci çocuğudur. Çocuklardan biri başıboş, bir baltaya sap olamamış biridir. Diğerleriyse memurluk kazanmış hayatlarına öykünebilecek bir yaşantı sürmektedir. Bu çocuklardan en parlağı İvan İlyiçtir. Kendisi düşük memurluk yapan kendisine yetecek kadar para kazanan biridir. Adam düzenli ve disiplinli ve olması gerekeni yapar kişiliği sayesinde işinde zamanla yükselir ve yargıç yardımcılığına yükselir. Bu arada Fiyodorovna’yla tanışır. Beraber zaman geçirirler. İvan özgürlüğüne düşkün arkadaşlarıyla sürekli zaman geçiren oyun oynayan ve eğlenmesini bilen biridir. Kendisi evlenmeyi düşünmese de kadının kendisine aşık olmasından sonra onunla evlenir. Başlarda evlilik iyi gitse de, Fiyodorovna huysuz biri çıkar, küçük şeyleri büyütür, hayatındaki en küçük şeylerden kocasını suçlar. Bu yüzden aralarında da şiddetli tartışmalar çıkar. Bu arada pek çok çocuk sahibi olurlar. Çocuk sahibi olduğundan karısını bakım işi için ondan beklentileri olur ama bu adamın özgürlüğünü kısıtlamaktadır ve ilgisiz davranmaktadır ama bu seferde karısının hışmına uğrar. Aldığı yüksek maaşa rağmen adam maddi olarak kendini zor durumda görmektedir. Bu yüzden gözü işte makam olarak daha da yükselmektedir. Adam bu yüzden bir araştırma yapar, başka bir şehire gider ve en sonunda da eski aldığı maaşın neredeyse iki katı kadar para alabileceği boş bir yargıçlık kontenjanı bulur. Tanıdığı insanların da vasıtasıyla burada çalışmaya başlar. Evini oraya taşır. Ama orada da lüks denebilecek bir yaşama başladığı için yine zorluklar çeker. Başlarda bu olay karısıyla arasını biraz düzeltse de sonraları yine karısıyla şiddetli tartışmlar yaşar. Bu arada çocuklarının çoğu ölür. Tek bir çocuğu kalır. Derken adam karnında giderek ağırlaşan bir acı hisseder. Başlarda doktora gitmese de sonraları bu acı onun günlük hayatını etkileyip etrafındaki insanlara sert davranmasına sebep olup böyle davranmaya başladığında karısının da isteğiyle doktora gider. Derken başka bir doktor, başka bir doktor. Ama her geçen gün ağrısı artmaktadır. En sonunda da dayanılmaz hale gelmektedir. Doktorlar ancak acısını morfin ve afyonla uyuşturabilmektedir. Hastalığı öyle bir dereceye varır ki yatalak olur. Ama kendisi görmektedir ki etrafındaki insanlar onun bu halini düşünmemekte, kimse ona acımamaktatır. Bu durumda adam kendini çok yalnız hissetmektedir. Bu durumda ölümünün yakın olduğunu bilen İvan, ölüm üzerine derin düşüncelere dalar. Ölümden çok korkar. Kendisi hayatı boyunca her şeyi olması gerektiği gibi yapmış olmasına rağmen böyle acıları neden çektiğini anlayamaz. Geriye dönüpte hayatını sorgular. Bugüne neler yaşadığını neler yaşamış olması gerektiğini düşünür. Ancak görür ki bugüne kadar yaşam adına verilmesi gereken değeri vermemiştir. Geride kalan hep gereksiz ve boş anılardır. Özlediği tek anılar çocukluğunda var olanlardır. O böyle düşünceler içindeyken kızı da nişanlanır. Bu durumda adam diğer insanlara karşı öfke ve kin içerisindedir. Ölüm düşüncesini kabullenememekte, geride kalan yaşamında yaşam adına anlamsız şeyler yapmış olduğunu düşünmekte ve böyle bir durumdayken ölür.
KORNEY VASİLYEV
Korney Vasilyev çalışmak için köyden uzak yerlerde mal alım satım yapan hali vakti yerinde bir adamdır. Kendi evinde karısı biri kız iki çocuğu, sağır bir yeğeni ve bir da yanaşma vardır. Adamın çocukları olmadan önce başka bir kadınla eviydi. Kadın sıska ve zayıftı ve kendisine çocuk veremedi ve sonra öldü. Dul kalan adam başka bir köyden dul bir kadının genç ve güzel kızıyla evlenir(Marfa) ve Fedak ve Agaşka denen iki çocuğu olur. Adam günün birinde iflas etmekte olan bir köy ağasının korusunu satın alıp daha da zengin olmayı düşünmektedir. Bu işi yapmadan önce köyüne uğrar. Tren istasyonunda köye yolcu götürüp getiren Kuzmayla karşılaşır. Kuzma onun köye götürecektir. Yolda bir hana uğrayıp içki içerler. Kuzma sarhoş olur. Sarhoş olduktan sonra adamın karısının eski sevgilisini yanaşma olarak eve aldığınnı ve kendisiyle yaşamaya başladığını söyler. Adam eve gelir ve bir ara karısı ve bu adamın gizli konuştuklarını düşünür. Daha sonra karısına bununla ilgili soru sorar.Kadın her ne kadar inkar da etse adam üsteler ve en sonunda dayanamayıp kadını döver o sırada kadının elinde bulunan iki yaşındaki kız çocuğunu bir tarafa fırlatır. Bu arada kadın olanları itiraf eder ve Agaşkanın da kendisinden olmadığını söyler. Bunun üzerine adam orayı terkeder ve bir daha oralarda gözükmez. Bu olaydan sonra adam kendini içkiye verir, almak istediği koruyu alamaz ve tüm işleri kötüye gider. Adam tüm bunlardan da karısını suçlar. Derken adam elindeki avucundaki her şeyi yitirir. Kimi yerde kahya olarak çalışır kimi yerde başka işlere girişir ama çoğunukla sarhoşluktan hiçbir iş beceremez en sonunda da dilenci oluverir. En sonunda aradan yıllar geçtikten sonra adam köyüne gider. Yol üzerinde koyunları otlatan genç bir kız görür. Kız nazikçe onu evine davet eder. Adam kadının tarif ettiği eve gider. Bu kız Agaşkadır. Adam bunu sonradan anlar. Agaşka zengin bir kocayla evlenmiştir. Ve şimdi 19 yaşındadır. Adam geceyi orada geçirir, sonraki gün eski evine gider. Orada oğlu Fedka, eski karısı Marfa’yı ve yeğenini görür. Marfa dışında herkes onu dilenci sanmıştır ve ona sadaka vermiştir. Marfa ise onu tanımıştır. Buna rağmen hiç oralı olmamıştır. Ancak adam gözyaşları içerisinde oradan ayrıldıktan sonra pişmam olur ve aadamı arar. Adam Agaşkanın evine gelmiştir ve orada askerlik tezkeresini kıza uzatarak kim olduğunu ortaya çıkaracaktır. Derken adam orada ölüverir. Sonraki gün kadın oraya gider ama işi işten geçmiştir.